Salı, Ekim 22, 2013

İzlenmeli/İzlenmemeli



13/14 sezonunun başlamasına sadece bir hafta kaldı. Sezonun belki de en güzel dönemi, yani saf duygularla beklentiler içine girme döneminin artık sonuna geliyoruz. İlk hava atışının yapılmasıyla birlikte takımlar hakkında daha net konuşma imkanı bulacağız. Ancak şimdilik elimizdeki argümanlarla 13/14 sezonunun izlenebilirlik kategorilerini oluşturalım.



İzlenmeli

1-Golden State Warriors

Denver'daki rolü tam belirgin olmayan Igoudala sonunda kendisi için doğru takımı buldu. Bunu o da fark etmiş olacak ki 6 milyon az teklif eden Warriors'la imzaladı. 2 tane mükemmel dış atıcıya sahip Warriors'ın geçtiğimiz sezon savunmadaki en büyük sıkıntısı Curry-Thompson ikilisinin-özellikle Curry- savunmada zayıf halka olmasıydı. Şimdi ise kadrolarında 1-2-3 pozisyonundaki her oyuncuyu savunabilecek harika bir savunmacı ve penetreciye sahipler.



Iggy'nin gelişiyle kendisine bench yolunun gözüktüğü Barnes'ın 3/4 oynayabilmesi Warriors'ın oyun içinde farklı sistemler oynayabilmesine olanak sağlayacak. Üstelik Mark Jackson'ın molalardaki gaza getiren konuşmaları da içinde.

Harika taraftar, güzel oyuncular, genç ve gelecek vaaden bir koç. Curry'nin bileklerinin izin verdiği ölçüde Warriors bu listenin başında yer alıyor.

2-Brooklyn Nets

Yaz döneminde gerçekleştirilen Pierce, Garnett, Terry hamlesiyle bu listeye girmeyi garantilemişlerdi. Pierce'ın yeşil formayı artık giymeyecek olması, Garnett'in 37 yaşında hala bir şampiyonluk adayında son bir dansa kalkması, Deron Williams'ın belki de ilk defa bu kadar üst düzey bir kadroda yer alması.. Nets'i izlemenin size vaadettiği şeylerden sadece birkaçı.

Kidd, Kirilenko, Brook, JJ.. Say say bitmiyor hakikaten. Kağıt üstündeki isimlere baktığımda çok büyük beklentiler içinde buluyorum kendimi. Kidd'in Knicks'le yaşadığı playoff macerasından sonra onu sahada görmeyecek olmak hoşuma gidiyor. Fakat benchte koç olarak görmek isteyeceğimi de sanmıyorum. Kısa süreli bir plan için çaylak koç tercihi enteresandı.

Neresinden bakarsanız bakın; Nets gecenin köründe sizi ekrana bağlayacak şeylere sahip olacak.

3-Miami Heat

Miami geçen sezondan farklı bir şeyi içermiyor. Hala dünyanın en iyi oyuncusuna sahipler ve bu da onları izlemek için iyi bir neden. LeBron'un yanı sıra Bosh, Wade, Allen var. Nets gibi kağıt üstünde de değiller. Geçtiğimiz sezon oynadıkları oyun, 27 maçlık seri ve fazlası hala akıllarda.

İlgi çekici şeylerin olacağının garantisini veren, en büyük şampiyonluk adayı ve geçen sezonun şampiyonu. Daha ne olsun efendim.

Saygı Duruşu

1-Dallas Mavericks

Geçtiğimiz sezon yaşadığı sakatlıklardan sonra Dirk'ü yeniden sağlıklı olarak izleyebilmek şüphesiz Mavericks'i izlenebilir kılacak. Pota altında sadece Dalembert'e sahip olmaları, ki onunda tüm sezonu sağlıklı bir şekilde sürdürebileceği ihtimali pek yüksek değil, onları iyi bir takım olmaktan alıkoyuyor.

Orta mesafe basketbolunun tanrısı, tamam tamam Bird'ü unutmadım, Nowitzki'nin son sezonlarını geçiriyor olması Mavs'in bu listede kendisine yer bulmasını sağlıyor.

2-S.A. Spurs

Spurs'ü üst kategoriye almamamın sebebi sezon içindeki dinlendirme, ağırdan alma tercihlerinden ötürü. 2 sezon önce kafa kafaya giden Knicks-Spurs maçında Popovich oyuncularına sinirlenip tüm bench oyuncularını daha maçın bitimine 6 dakika varken oyuna sokmuştu.-Epey sinir olmuştum- Bu tarz şeyler yüzünden Spurs'ün burada yer alması daha uygun.

Popovich, Duncan, Manu, Parker.. Geçtiğimiz sezonun finalisti. Elbette açacaksınız, elbette izleyeceksiniz.

3-L.A. Lakers

Birçok basketbolseverin Kobe'nin dönüşüne kadar Lakers'ı izlemek için can attığını düşünmüyorum. Evet, Pau'yu ve Nash'i çoğumuz severiz. Ancak Kobe'siz Lakers şu an için pek çekilebilir bir şey değil.

Kobe'nin dönüşünün yanı sıra Pau'nun da büyük ihtimalle Lakers'la son sezonu. Konuyu daha da ileri taşırsak, Pau all-star sonrasında Lakers forması altında olmayabilir. Kobe&Pau ikilisinin beraber son sezonu belki de. Bir de Nick Young var. Young'ın şut tercihleri sonrasında Kobe'nin  yüz ifadesini merakla bekliyorum.

İzlenmemeli

2014 Draftı'nda gelecek oyuncuların seviyesinin yüksek olması draftı düşünerek hareket takım sayısını artırdı. Bu da play-off yarışından çok dibe gitme yarışının olacağı anlamına geliyor ne yazık ki. Her ne olursa olsun, bu takımlarda da bizleri heyecanlandıracak oyuncular var elbette. Sadece yönetici sınıfının bu sezonu kafalarından atmış olmasının beraberinde getireceği birtakım sıkıcı şeyler moral bozucu. Mesela yaz ayında smaç basabildiği söylenebilen Noel'in sezonu kapattığı açıklandı. Philly'den başlayalım.

1-Philadelphia 76'ers

Dorell Wright ve Holiday gibi isimlerin ayrılmasından sonra takımın en iyi şutörü, takımın pivotu Spencer Hawes; ki büyük bir sorun. Doug Collins'ın ayrılmasından sonra Popovich'in eski asistanlarından Brett Brown takımın başına getirildi. Eski asistanların yeni koçluk deneyimlerini izlemek her zaman heyecan verir ama bu takımda o da zor.

Philly bu sezonluk size Penny Hardaway'i anımsatan Michael Carter-Williams'ı ve şişko Jason Richardson'ı vaadediyor.



2-Utah Jazz

Utah Jazz da tam anlamıyla 2014 Draftı'na ve yaz hamlelerine odaklanmış durumda. Biedrins, RJ ve Marvin Williams'ın biten sözleşmeleri maaş sınırında $28 milyonluk yer açacak. Bu yaz ellerinde boşluk varken Jefferson ve Biedrins gibi kontratında tek yılı kalmış oyuncuları tercih etmeleri 2014 yılına ne kadar büyük bir önem verdiklerinin göstergesiydi. Bu da ters orantılı  olarak  bu sezon elde edebilecekleri başarıyı gösteriyor. Yani lotaryanın üst sıralarında olacaklarını..

Uzun zamandır yeteri kadar şans bulamadıklarından yakındığımız Favors ve Enes ilk beş başlayacak. Bu ikilinin Burke'le nasıl anlaşacağını görmek birkaç Utah maçı izlettirebilir. Sonrasında yüzüne bakacağımızı pek sanmıyorum.

3-Phoenix Suns

Dragic-Bledsoe ikilisinin neler yapabileceği, Goodwin'in yaz aylarındaki performansını normal sezona taşıyıp taşıyamayacağı, Gortat'ın ne zaman takas edileceği.. Suns'ın bu sezon bizlere verebileceği şeyler geçen sezondan pek fazla değil. Unutmadan, herhangi bir oyuncusu serbest atış çizgisine geldiğinde Jeff Hornacek kendi yüzünü okşarsa Suns'ın her maçını izlerim.


Hiç yorum yok: