Perşembe, Eylül 09, 2010

Yarı Finaldeyiz


Eğer varsa beni takip edenler bilir, çeyrek final maçına kadar olan galibiyetler pek sevinmedim. Çünkü bunun en önemli dersini Eurobasket09'da almıştık. Grup aşamasında ne kadar iyi oynarsan oyna, çeyrek finalde bir takım gelip seni yenerse güya o tarihi galibiyetlerin hiçbir anlamı kalmıyor. Artık tecrübeli olmalıydık ve asıl önem vermemiz gereken maçlar eleme maçları olmalıydı.

Ancak bugün izlediğimiz Türkiye'nin hiçbir farkı yoktu, grup maçlarında gösterilen performanstan. Yine aynı savunma yine aynı direnç yine aynı hücum performansı. Disiplin dediğimiz şey sanırım buydu. Giren çıkan oyuncular fark etmeksizin aynı büyüleyici performans vardı Sinan Erdem'in parkelerinde.

Evet, bugün seviniyorum. Çünkü artık oynayacağımız 2 maçı kaybetsek de tarihi bir başarı kazanmış olacağız. Kem küm ederek, iyi oynadık ama hakemler bizi yaktı yoksa madalya alırdık sözlerini arkada bıraktık bu Slovenya galibiyetiyle. Somut bir başarı kazandık sonunda. İşte bunun için seviniyorum bugün. Artık bu noktadan sonra ne yaparsak artıya geçecek, ne yaparsak bizi fazlasıyla mutlu edecek ancak en kötü şeyi yapsak da artık üzülmeyeceğiz. 

Fakat bu noktaya gelmişken şampiyonluk neden olmasın diye insan soruyor kendine. Eurobasket09'da bizi üzen ekipleri birbir ezdik Türkiye'de. Peki şimdi neden olmasın ? Sırada Sırbistan maçı var, cumartesi 21:30. Evet Sırbistan hem oyuncular olarak hem de koç olarak üst düzey bir ekip. Ancak yenilmez değiller, özellikle bizim gibi bir ekibe karşı asla yenilmez değiller. Lâkin sakin olup düşündüğümde maçın favorisi onlar kanımca. Bırakın onlar olsun, her zaman favoriler kazanmaz ya.

Hiç yorum yok: