Salı, Kasım 12, 2013

Haftalık NBA 4/11/13: Kasımda NBA Başkadır #2

Son yılların en iddialı kadrolarının bir araya geldiği 13-14 Nba sezonu tüm hızıyla devam ediyor. İkinci haftayı geride bıraktığımız şu günlerde güçsüz diye nitelendirdiğimiz takımlar sürpriz sonuçlar almaya devam ediyor. Şöyle ki, ilk iki hafta sonrasında Phoenix, Charlotte, Philadelphia, Toronto, Boston, Orlando gibi lotaryaya oynayacaklarını düşündüğümüz takımlar play-off resminin içerisinde yer alıyor.


Geçtiğimiz Haftadan Notlar

James Harden Savunma Yapmalı

Clippers-Rockets maçları öncesinde Ömer Aşık-Dwight Howard ikilisi hakkında bir şeyler yazmayı planlıyordum. Ancak izlediğim iki Clippers maçı, buna Lakers maçını da dahil edebiliriz, James Harden'ın savunmada göz göre göre kaytardığını, oyunun savunma tarafında 1 kalori dahi yakmak istemediğini gördüm. Hele ki şampiyonluk hedefiyle yola çıkan, bu ligin en iyi pivotunu kadrosuna dahil eden bir takımın 2 numaradan bu kadar kolay sayı yemesi çok büyük bir dezavantaja sahip olmalarını sağlıyor.

Geçtiğimiz sezonun Rockets'ı koş koş basketbolu oynayıp, çok büyük hedefleri olmayan bir takım görüntüsü çizdiği için savunmadaki aksaklıklar çok fazla göze batmıyordu. Batsa bile Rockets'ın büyük hedeflerin uzağında olması bu sorunların fazla dillendirilmemesine yol açıyordu. Bu sene ise durum farklı. Batı'daki guard ikililerini düşündüğümüzde Harden-Lin ikilisinin topa yapacağı baskı-ki şu anda böyle bir şey yok- çok önemli. Harden'ın savunması altında olan JJ Redick'in iki Clippers maçındaki ortalamaları 24 sayı %54 şut isabet oranı. Harden'ın tek maçta yaptığı onlarca savunma hatası:

Video: http://www.youtube.com/watch?v=NIyiEc1741s

Harden'ın Thunder'daki savunma ciddiyetine sahip olması gerek. Fena bir isolation savunmacısı olmamasına rağmen onu bile yapmamaya, rakiplerinin önünde ayaklarıyla durmak yerine ellerini kollarını kullanmayı tercih etmeye başladı. Rockets'ın sadece atarak şampiyon olması imkansız, bu yüzden tıpkı sezon başında kendisinin söylediği gibi savunmaya önem vermeli.

Anthony Bennett'ten Tarihi Başlangıç

NBA tarihinin lige en yavaş başlangıç yapan 1 numarası Anthony Bennett. Çıktığı 7 maçta sadece 1 basket kaydebildi. 1 basketten öte kullandığı şut sayısı, yani saha içi isabet oranı büyük bir problem. Bennett çıktığı 7 maçta 21 şut kullanıp 1 basket atabildi. O da üçlük. 2 de serbest atış isabeti var. 2013 Draftı 1 numarası 7 maçta 0.7 sayı ortalaması %5 şut isabeti ortalamaları tutturdu. Sitede onun hakkında detaylı bir yazı yazıldı. Buradan okuyabilirsiniz:  http://www.totemspor.com/yazarlar/mete--aktas/sayi-makinesi-mi-camasir-makinesi-mi-111113

Tyson Chandler'sız New York

Çok kötü. Boyalı alan savunmasının tamamıyla Chandler'ın eline baktığı bir takım New York Knicks. Dolayısıyla Chandler'ın sahada olmadığı beşlerde rakipler potaya penetre konusunda çok daha istekli hale geliyorlar. Chandler herhangi bir alternatifinin olmayışı durumu daha kötü bir hale getiriyor. Çünkü Bargnani daha çok beş numara oynamak zorunda kalıyor. Bargnani'nin takımın ana planı olmaktan çok benchten gelen takviye olması gerekiyor. Ki planda 5 numaradan alacağı süreler oldukça az olmalı. Hatta Chandler'ın çıktığı pivot rotasyonuna daha çok Amare konulmalı. 

Bargnani'nin sahada ve kenarda olduğu sürelerde Knicks'in yakaladığı sayı farkları aşağıdaki gibi. 


Ayrıca Chandler'sız Knicks sıradan bir doğu konferansı takımı gibi. Korkarım ki önlerindeki kötü fikstür Mike Woodson'ın gidişini hızlandıracak.

Haftanın Takımı: Indiana Pacers

Ligin tek namağlup takımı Indiana Pacers. Oynadıkları 7 maçın içinde Nets ve Bulls gibi konferanslarındaki en önemli rakipleri var. Bu galibiyetlere ne yazık ki çok yüksek bir değer biçemiyorum. Sebebi ise, hem Bulls'un hem de Nets'in sezona felaket bir başlangıç yapmış olmaları. Fakat Indiana'nın harika sezon başlangıcını yok saymak yanlış olur. Paul George bu harika başlangıçtan o kadar etkilenmiş olacak ki Bulls maçından sonra 'Bu bizim zamanımız. Jordan dönemi geride kaldı' demişti. Sahip oldukları bench, oyuncular arasındaki harika uyum ve artık süper star diyebileceğimiz Paul George.. Indiana gümbür gümbür geliyor.

Haftanın Oyuncusu: Kevin Durant

Russell Westbrook'un gelişiyle birlikte Durant'te rahatlamış gibi. Westbrook döndükten sonra maç kaybetmeyen Thunder'da, Durant harika performanslar sergiledi. Geçtiğimiz hafta içinde oynanılan üç maçta Durant 31 sayı 7.5 ribaund 7.5 asist ortalamaları tutturdu. Thunder'ın Kevin Martin'i kaybettikten sonra tam anlamıyla 3.skor opsiyonu bulamamış olması Durant'in bu sezon daha yüksek sayı ortalaması tutturmasına sebep olacak gibi.

Haftanın Beşi

Eric Bledsoe- 20.9 sayı 4.4 ribaund 7.3 asist %52 saha içi şut isabeti

Paul George- 25.1 sayı 7.9 ribaund 4 asist 

Kevin Durant- 30.2 sayı 7.3 ribaund 4.3 asist

Kevin Love- 26.9 sayı 14.4 ribaund 4.3 asist

Anthony Davis- 21.7 sayı 11.6 ribaund 2.3 top çalma 3.9 blok

Haftanın Hareketi

'En İyi' listeleri için oldukça cömert bir haftayı geride bıraktık. Iggy'nin Lee'ye verdiği pas, Bledsoe'nun maç kazandıran basketi, Blake Mamba'nın son saniye üçlüğü.. Bu güzel hareketleri seçmememin tek sebebi ise Celticsli Jeff Green'in 0.6 saniyede sahanın en kör noktasından gönderdiği üçlükle Miami taraftarlarını eli boş göndermesi. Enfes.


Hiç yorum yok: